Global anket ( Akvaryumcularda eğitim eksik mi ? )

Hocam birden fazla seçeneği seçebilsek keşke

 

Valla ilk seçeneği seçtim ama 2. ve sonuncu seçeneklerde yanlış değil. Ayrıca genel anlamda satıcılar tanımadıkları müşterilere hastalıklı ve problemli balıkları satmak konusunda hiç çekinmiyorlar. Son olarak fiyat konusunda bir tutarlılık yok. Aynı boyutlarda aynı cins balık fiyatları dükkanlar arasında neredeyse iki katına varan farklar gösterebiliyor.

 

Ben 1 , 2 ve 3 diyorum.

Edirnede sadece 1 adet akvaryumcunun tuzlusu akvaryumu var internette araştırmadan önce ilk ona gittim verdiği fiyatlar acaip uçuktu.Sıradan bir kaya için kilosuna 13 dolar istemişti.

 

Onlar bu işe hobi olarak sevgi dolu bakmıyolar bizim gibi ve bütün sorunda burdan kaynaklanıyo bence.Heleki bazıları para derdinde ne yapsamda kazansam derdindeler.Birçok türü bilmiyolar bile.Her zaman gittiğim bir akvaryumcu vardı ama adam ben askerdeyken başkasına satmış dükkanı bu yeni devralan adamla tanıştık falan.Adam sordu ne tür balıkların var diye.Gambusya ve endlers kırması var dedim.Adam dedi öle bir balıkmı var.Nasıl birşey onlar.Ne görmüş ne duymuş bugüne kadar.Gerisini siz düşünün artık. huh:

 

Bu resimdeki motoru almaya karar veridim esnaf arkadaşa gittim fiyatını sordum . Adam fiyatına 120 tl dedi nasıl ?

Allahtan internet mucizesi var 48 tlye otuz comdan alındı ( http://www.otuz.com/atman-at-105-power-kafa-motoru-3000-lt.html ) ikiside esnaf !

 

Esnafımızın eğitim eksikliği olduğuna hiç şüphe yok.son zamanlarda bazı esnaflar su ürünleri mezunlarını çalıştırmaya başladı.Bizler böyle düşüncelerimizi sergilersek çokşey değişecek.Ürünün satışından sonra ne yedek parça nede garantisinin garantisi var.

 

Benim kendi akvaryumcuma fırsat buldukça dükkanında yardım ediyorum... Yeni çocuğu olmuştu ve çocuk erken doğduğu için hala zor büyüyor... Dükkana çoğunlukla kayınçosu bakıyor ancak o da akvaryumculuğu yeni öğreniyor...

Bu yardımlarım sırasında en çok karşılaştığım sorun -tabii benim akvaryumcumun da hatası (bilgi eksikliği yok ve benim ilk eğitimimi o vermişti)- yeni akvaryum kuranlara haftalık bakımlar (dip çekimi, su değişimi, yemleme) hakkında bilgi vermemiş olması, özellikle son dönemde... Şimdi kendisine sormadım ama iki yorumum var bu hata hakkında... Birincisi bu bir hata ve aslında zaman ayıramadığı için her yeni hobiciye haftalık bakım hakkında bilgilendirme yapamıyor... İkincisi bu bir hata değil, ticari bir yaklaşım... Ama sandığınız gibi balıklar ölsün de yenisi satayım tarzı değil... Daha çok haftalık bakımlardan bahsedip yeni akvaryum kuracak hobici adayının gözünü korkutmamak... Bazısı haftalık değişimleri duyunca akvaryum almaktan vazgeçebiliyor ki ben bunu yaşadım... Şimdi bu ikinci kısım için hiç yorumda bulunamıyorum... Yani eğer gerçekten öyleyse bu kötü bir davranış modelidir diyemeyeceğim... iyi bir davranış da değil tabii de... Adamların para kazanması lazım (yeni balık satarak değil de) bunun içinde birilerinin akvaryum hobisine başlaması lazım...

Ben orada iken "balıklarım ölüyor" diye gelen herkese akvaryuma nasıl baktıklarını soruyorum... %80-90 haftalık bakım yok... %5-10 civarında da akvaryumu kum dahil her hafta tümden temizliyorlar... Yararlı bakteri oluşumuna bile nerede ise izin vermeyenler var... Su bulandı deyip de... Geri kalanlar da ise uygun olmayan türler kombine edilmiş...

Asında halkımızda da hatalar var... Bir keresinde bir teyze, oğlu ve torunları girdi akvaryumcuya... Velifera almak istediler 50 lt'lik akvaryumlarına... Biliyorsunuzdur ki Velifera'lar en sevdiğim canlı doğuranlardır ve oldukça hakim olduğm bir türdür... Onca balık arasından özenle -istedikleri sayı olan- 6 tane (2e4d) dişi seçtim... Gerçekten seçtiğim Velifera'lar mükemmeldi... (Yani tankım tıka basa dolu olmasa kendime alırdım...) Teyze bana bir fırça kaydı, aklınız durur... Dolandırcılığımı falan bırakmadı... "Ben seçeceğim" dedi ve tanktaki en kötü Veliferalar'dan 6 tane seçti... Erkeklerin ikisinin de sırtyüzgeçlerinin başladığı noktadaki boynuzlarında beyazlaşma vardı... Dişilerin 2 ya da 3 yeni doğum yapmıştı ve kondisyonları kötü idi... Hatta biri kamburlaşmıştı... Yine de müdahale edecek oldum, öyle bir baktı ki valla artık birşey demedim...

En son benim 80 lt labirentli deneme akvaryumundaki Guramileri çıkartıp akvaryumcuma geri vermiştim... Bir amca geldi... Japon almış (bizimkinden), yanına melek (başka bir yerden)... Neyse balıkların büyük çoğunluğu ölmüş... Yaşayan 3 japon ve 1 meleği getirmişti değiştirin diye... 4 balığa 4 damızlık altı cichlid istedi... Amca ile uzun uzadıya (nasıl olsa benim zamanım bol) anlattım... Japon/Melek akvaryumundan cichlid akvaryumuna geçişin çok daha pahalı olacağını, uygun malzemeyi koymazsa bu sefer cichled'lerinin öeleceğini, japon ve Melek'lerinin haftalık bakım yapmadığı için öldüğünü anlattım... Nasıl akvaryum bakımı yapacağını söyledim, 60 yaşında hobiye başlamış birisi için en az zahmetli ama en dayanıklı türün şu an için Guramiler olduğunu... Hele ki doğacak torunları fenerli olacakmış... Amcaya 2 sarı 2 mavi gurami verdim benimkilerden, daha önce takas olarak verdiğimden akvaryumcum 3 japon ve 1 melek karşılığuında zara etmedi... Üstüne amca 1'er tane de mavi ve sarı gurami fazladan aldı... Tam bir Feneryum yaptık yani... (Bir Galatasarylı olarak utanmıyor değilim kendimden) Çok mutlu oldu ve gitti... Ve şu an için çok mutlu... Hem balıkları sağlam, hem balıkalr gözünü doyuruyor hem de haftalık bakımlarını aksatmadan yerine getiriyormuş... Aslında akavryumcular da -zamanları olsa ve haftalık külfetten hobicinin 60 yaşında bile korkmayacağını idrak etseler (bizimkinin durumu bu muydu hala bilmiyorum)- bu şkeilde bilgilendirme yapsalar daha çok satış yaparlar...

Bilmiyorum sizler ne dersiniz...

 

Akvaryum dostları bede son şıkkı işaretleyenlerdenim. Size az önce başımdan geçen birşeyi anlatayım; sık sık uğradığım akvaryumculardan birine uğradım bu gün. Muhabbet arasında kolonimdeki erkek balığımın kabız olduğunu ve bu yüzden sarımsak verdiğimi söytledim. Akvaryumcunun surat ifadesini görmeliydiniz. Daha önce hiç duymamıştı böyle birşeyi. Hatta haşlanmış ıspanak, brokoli verilmesi gerektiğini söyleyince ve hatta muz da çok faydalıymış deyince ağzı açık kaldı. Bu akvaryumcunun 3 şubesi var Erzurum'da düşünün artık ne kadar bilgisiz satıcılarımız var....

 

merhaba dostlar,
Bizim fabrikada yanımda çalışan bir arkadaş işyerindeki akvaryumu görünce benimde var ama 3.kez balık alıyorum
hepsi ölüyor deyince klasik soruları tank boyutu,türler,filtre vs. yönelttim ve hiçbir cevap alamadım malesef.Bu da hevesle başlayan ama bu konuda hiç kimseden sağlıklı bilgi alamamış(internet kullanmıyor) bir hobici olarak akvaryumcuya danışarak doğru olanı yaptığını düşünerek çocukları için hobiye başlamış.
(tank=54lt akvaryumu da aynı yerden almış);8 tane japon ve ölmüş,sonra lepistes 8 adet ve üstüne karne hediyesi 15tane daha ve 2 vatoz diye devam eden bir macera...son olarak da 2sp+1yunus+1zebra
Hobici cahil kabul ama akvaryumcuya burda büyük görev düşmüyor mu?
Hobiciye bu yaklaşım altın yumurtlayan tavuğu kesmek gibi düşünüyorum.
Çünkü bizlerin ihtiyaçları hiç bitmiyor

 

Güzel özetlemişsin tebrik ederim katılıyorum sana :helalolsun:

 

İşte konunun iki can damarı

Çok doğru bir tespit. Konuya sadece ve sadece ticari yaklaşıldığı ve yapılan iş sevilmediği, ilgi duyulmadığı için akvaryum ve balık akşam dükkanın kapısı kilitlendiğinde kapanıyor, ta ki ertesi sabaha kadar.

Balık yetiştirip ona sahip çıkmadıkları, balıklara özen göstermedikleri, bitkileri büyütmedikler, balıklardan yavru almadıkları için onlar aslında ne sattıklarını bilmiyorlar. İşleri ile kendileri arasında duygusal bir bağ yok ki.

Bir diğer önemli tespit de bizim tarafımızla ilgili. Okumak yok araştırmak yok. Ben kaç kere akvaryumcuda şahit oldum. Ne balık alacaklarına ve nasıl besleyeceklerini akvaryumcudan öğreniyorlar. Akvaryumcu da üç litrelik fanus + iki japon + bir platik bitki + bir paket renkli taş. İşte size akvaryum. Akvaryum almaya giderken bunu satandan almayacak kadar bilgimiz olması lazım. hatta ne alacağımızı evden çıkmadan bilmemiz gerekir.

Sonuçta, akvaryumcu ne sattığını bilmez ve kendini hobinin içinde görmezse, bizler de akvaryumu tank - su - balık olarak görürsek iki taraf da arpa boyu yol gidemez.

Saygılar

 

O kadar doğru tespitleki hangi seçeneği seçiceğime karar veremedim.bizlerin suçu ve eksikleri olmadığınıda düşünmüyoruz ama doğru yönlendirme ile kimse yanlış yapmak istemez değil mi ?

 

Birde şöyle bir diyalog vardır:
-Kardeş bana 2 tane Moli verirmisin?
-Abi Moliler sana yaramaz.
İyide bana yaramaz kime yarar.Yaramazsa at abi balıkları.Bu tip diyaloglar başka sektördeki esnaflardada sık yaşanır ve çoğumuz bu esnafları iyi esnaf olarak nitelendiririz ve birbirimize ballandırarak anlatırız. aliye:gif

 

1,2,3 ve 6....
kars'ta sadece bir tane akvaryumcu var ve buna rağmen aradığınşeyi bulman neredeyse imkansız. bulsan bile alman imkansız. normal fiyatı 3 lira olan bir seyi 30 liradan satıyor. hal böyle olunca insanın içindeki heves de kalmıyor. hadi bütün bunlara rağmen işi gercekten dört dörtlük yapsa yine dert değil. ne aradığın balığı bulabiliyosun ne de öalzemeyi. bir balık için 1 ay beklediğim günü biliyorum. balık geldiği zman bile balığa balık demeye bin şahit lazım saygılar

 

Şeytan diyor, "git Kars'a aç dükkanı. Kazandığınla da bol bol Kars gravyer peyniri ye. Sen mutlu ol, onlar da mutlu olsun". can:gif