Hobiye nasıl başladınız.

Evet arkadaşlar ben ilk başladığımda... diyerek hobiyi bu günlere nasıl getirdiğimizi anlatırız. Tüm tanıdıklarımıza madem bir aileyiz birbirimizin ilk hobiyle nasıl başladığını öğrenelim.

Yanılmıyorsam nisan ayı falandı bir gün işten çıkmış eve giderken, bir akvaryumcunun önünden geçiyordumki! birden kızıma bir ikitane faanusta beslene bilecek balık almak geldi aklıma hemen daldım içeri, bi selam ve başladım akvaryumlara bakmaya bir sürü çeşit hepsi birbirinden güzel. Adam buyur kardeş dedi bende kızım için faanusta bakabileceğim iki yada üç balık almak istediğimi söyledim. Gözümde bi yandan cikletlerde, abi onlara boşa bakma onlar faanusta olmaz dedi, ve üç japon verdi tabi dört gün sonra balıklar yanlış bakımdan dolayı ve birazda kızımın oynaması sonucu öldüler.

Yerine yenisi derken ben kafaya taktım bu işi, yaşatacaktım balıkları kayınçomda betta akvaryumu vardı el koydum hemen ciklete geçtim. ay başı bi hesap yaptım 250 ytl para vermişim sadece yavru balığa(eeee ölüyo alıyorum ya) eyvah edim ne oluyo.

Komşum abi ne iş durmadan balık alıyosun dedi ve anlattım olan biteni, bana ulustaki dost akvaryumun ankarada olanlar bilir. Arkadaşı olduğunu bişey lazımsa ona gidip sormamı tavsiye etti ve bir gün birlikte gittik.
Sağolsun emrah abi işin aslını anlattı ne lazımsada uygun bir fiyata verdi ve bir bakmışım Hamdolsun yavru almaya yetişemiyorum.

İşte benim başlangıcım. Yaşatamazken üretmeye başladım...

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Ben ortaokuldayken babamın bir akvaryumcu esnaf arkadaşı vardı 140x50x50 bir tankım olmuştu ve içnde canlıdoğuranın bir sürü çeşidi uzun süre o akvaryumla ilgilendim akvaryumcudan çıkmaz pazar günleri yardıma giderdim, saatlerce evdeki akvaryumu seyreder balıklarla uğraşırdım daha sonra o akvaryumu babam bi arkadaşına verdi babamın dükkanında benimkinden daha büyük duvara gömme bi akvaryum vardı ordaki cichlidlerle ilgilenmeye başladım babam dükkanı kapatıp başka dükkana geçince akvaryumuda devretti annemde bana 70 cm lik bir akvaryum aldı ben yine başlamıştım sonra babam japon beslemeye başladı japon koi karışık bir tankı var hala ben hala canlıdoğuran peşindeyim yaşım 24 oldu babam bana hala bu böceklerle(lepisteslerim) ne uğraşıyorsun alsana büyük balık diyor

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Size böceklerinizle mutluluklar.

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

teşekkür ederim lepisteslerimle annem hariç ailede herkes dalga geçiyor babam böçek diyor eşim yavrulara sivrisinek diyor

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Ben 5. sınıfa giderken başladım bu hobiye, ilk başlanğıcım pek iyi sayılmaz. Kuzenim beni bulaştırdı, kendilerinin hatırladığım kadarıyla 1,5 metrelik bir akvaryumları vardı. Her gittiğimde başına otururudum. Bir gün baktım eline bir fanusla bir japon balığı almış gelmiş. O gün bu gündür elimiz akvaryumdan çıkmaz oldu

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Küçükken bir akvaryumumuz vardı. Babam balıkları sever bildim bileli. Bir gün (8-9 yaşlarındayım) akvaryuma bakarken önce kumlardaki yosunları sonra albino çöpçünün gözlerinin pembe olduğunu farkettim. Daha yakından incelemeye başladım lepistesin kuyruğundaki renkleri ve desenlerin güzelliğini fark ettim. Daha yakından incelediğimde yapay bitkilerin dibinden kafalarını çıkarıp geri kaçan sevimli kılıç kuyruk yavrularını fark ettim. O güne kadar benim için kum-cam-su-balık olan akvaryum çok daha derin anlamlar ve alakalar taşımaya başlamıştı artık. Bütün bunları kendi başıma fark etmiştim, özel ve önemliydi benim için bu nedenle hiç ayrılmadığım hobiye o gün o saatlerde başladım.

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Ya Muhammed ali kardeş hep bu japonlar işte

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Küçükken annem kardeşimle benim için bir akvaryum almıştı... Ne imiş, balıklara bakıp sorumluluk almayı öğrenecekmişiz... Kadıncağız kendi bakar, temizler biz de seyrederdik... Tabii kedilerimizle birlikte... Benim ilgimi sadece canlı doğuranlar (daha çok Calico ve Red Tuxedo Kılıçkuyruklar ile Red Platiler [o zaman onlara "ateş balığı" denirdi] vardı, yani kökenden Xiphophorus'cuyum) çekerdi... Ara ara sakat doğumlar olurdu... Onlar daha da ilgimi çekerdi... Küçük küçük notlar alırdım... Biyolog olmamda canlıdoğuranların da katkısı olduğunu düşünmüşümdür hep... Neyse kedilerimiz balıklara rahat vermemeyi iyice şiar edinince annem balıkları akvaryumcuya verip akvaryumu kapattı... Yıllar sonra eşimin babası elim bir trafik kazasında vefat edip de eşim depresyona girince eşimi tedavi amacı ile "Akvaryum" fikri hasıl oldu ben de... Depresyondaki kişileri daha çok fiziksel işler ile oyalayıp yormak taraftarıyımdır... (Tabii kesin ciddi ilaçlı tedavi gerektiren vakaları kastedmiyorum...) Ben de eşimle birlikte -zaten biyolog olduğum ve deniz kabuklarına aşırı ilgi duyduğum için- Silivri'deki yazlığımızda kaldığımız sürelerde sürekli "Akvaryuma koymak üzere" deniz kabuğu topladık... Hani ileride bir akvaryumumuz olacak ya... 3 sene böyle deniz kabuğu toplayarak ve "Bu sene kesin akvaryumu kuracağız" yalanı ile geçti... Sonra zaten eşim depresyondan tamamen kurtuldu... Sonra kızım dünyaya geldi... Akvaryum unutulmuş, ben de kurtulmuştum ki, kızımın birinci doğum günü gelip çattı... Annem eşime torununa kuş hediye etmek istediğini söyleyince bizim hanım "Anne, Abdullah kuşlardan nefret eder unuttun heralde... (Küçükken çok sayıda kanaryamız oldu... Ne hikmetse bunların hiçbiri ötmedi ama bizim evde kanarya sesi hiç eksik olmadı... Çünkü annem kuşları öttürmek için sabah akşam kanarya sesi çekilmiş kaset çalardı... Bundan dolayı kuşlardan nefret ettim... Üstüne Alfred Hitchcock'un "Kuşlar" isimli filmini seyredince tam oldu...) Aslında uzun zamandır balık beslemek istiyordu... İstersen balık al!" demiş... Annem de karşımıza yeni açılan akvaryumcudan bir cam faunus içinde 3 adet Japon balığı almış... Akşam eve geldim, o da ne bir faunusun içinde 2'si ölmek üzere 3 japon balığı var... Havasız kalmış hayvanlar... Biri zaten yarım saat sonra vefat etti... Diğerini de sabaha çıkartamadık... Kalan balığı kurtarmak için gidip 65 lt'lik ilk akvaryumumu aldım... (13.03.2007, kızımın birinci yaş günü)... İşte bu şekilde akvaryum hobisine girmiş olduk, her geçen günde pişmeye devam ediyoruz -ilk göz ağrım canlıdoğuranlar ile birlikte-...

Saygılar...

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Sene 1994'de 12 yaşındayım.Babamın dayısın oğlu akvaryum sevdalısı idi.Onlara giderdik akvaryumun başından kalkmazdım.Günün birisinde aklıma balıklara yem vermek geldi,etrafa baktım balıkların yemleri saklanmış.Mutfağa yöneldim yarım ekmek aldım,içine küçük küçük ufaladım.Hepsini afiyetle yemeye başladılar.Akşamda yemeğe kalacaktık,dayıoğlu eve geldi feryat figan bağırıyor.Tüm balıklar ölmüş.Dayıoğlu ben seninle görüşecem demişti.

Aradan 1 hafta geçti,dayıoğlu arabayla gelmiş beni aşağıya çağırıyor.Bagajı açtı bi baktım çok gen akvaryum.Japon balıkları ve lepistes(nerde o eski sağlam balıklar)adını hatırlamadığım balıklar.Akvaryumu kurmaya başladık,tabi annem çıldırdı.Annem çok titizdir,temizlik hastası diyebilirim.1 yıl boyunca balıklara baktım.1 yılın sonunda tüm balıklar ölmüştü.Çok üzülmüştüm,babam muhabbet kuşu almıştı.1996 yılında tekrar akvaryuma bakmaya devam ettim.1997 yılında yine herzamanki gibi annemle temizlik yüzünden kavga ederken o sinirle çokgen akvaryum ile metrelik akvaryumları parçalamla akvaryum hayatım kapanmıştı.

2007 yılında çok sevdiğim abimizin bilgisayarını tamir ettim.Hediye mahiyetinde 2 lepistes ve 2kılıç kuyruk hediye etti.Akvaryum hobisine giriş yaptım.Bu sefer çok hızlı giriş oldu.300litre+50litre+35litre tanklar aldım.

Yakında işyerine 840 litre mbuna biotop ile eve tuzlu su akvaryumu kuracam.

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

2003 senesinde 18 litrelik minik bir akvaryumda 3 tane lepistes besleyerek başladım. Arkadaşımdan görerek etkilenmiştim. Hobiyi hala devam ettirmekteyim ve ömrüm vefa ettiğince devam ettireceğim inşallah.


Saygılar.

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Abi süper paylaşımlar ellerinize sağlık süper gidiyor. :helalolsun:

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Ortaokul birinci sınıftayım.Ataç isimli arkadaşımın küçük bir akvaryumu vardı.İçinde koiler vardı.Birgün balık alsam o akvaryumda besleyebilirmiyim diye sorduğumda evet yanıtını alınca çok sevinmiştim.Kıskanıyordum ve bu evetle benimde balığım olacaktı.Black moly aldık ve daha 1.ciyi tanka salmamızla komple yuttu koi.Diğeri elimizde kaldı tabi ikimizde şoktayız.Diğerini eve aldım geldim.Annemim büyükçe salça kavonozları vardı.Bunu içinde beslemeye ve balıklar eklemeye başladım.Akvaryumcuları gezerken singapur kaplumbağalarını gördüm.kvaryumcuya bundan bizim derede çok var deyince akvaryumcunun gözleri boyoz gibi açıldı.Getir bana alırım dedi.

Elimde teneke 25-30 kadar yavru kaplumbağa topladım.Tabiki singapur değillerdi.Akvaryumcu hepsini aldı bende tam teçhizatlı tank artı balıklar aldım.Lise bittiğinde 12 akvaryumluk setim vardı.O gün bugündür askerlik, okul dahil hep balıklarım oldu.

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

"İflah olmaz" hobici... Tebrik ediyorum, Barış bey... Allah bize de böyle azim ve şans nasip etsin....

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Doğru söze ne denir (AMİN..)

 

Ynt: Hobiye nasıl başladınız.

Aklıma geldikçe gülerim; askerde tek katlı ev tuttum.Bir oda akvaryum, bir oda kuş bir odada Astsubay arkadaşım Yasin bir odada ben kalıyorum.Bodrumda da 1 çift yavru kangal var.Bir gün komutanlardan biri ziyarete geldi.Durumu görünce ''oo hayvanat bahçesine çevirmişsin evi ,ne besliyorsun burada '' dedi.

Kuş, balık , köpek ee birde Yasin deyince kırılmıştık gülmekten.

 

Madem ben de anlatayım

Eniştem canlıdoğuran delisiydi.Üst üste bir sürü akvaryumu vardı.Bir tane de bombeli kocaman(o zamanlar ben küçüktüm tabi ) bir akvaryumu vardı salonda.Bana oradan bulaştı diyebilirim.Elektrik çarpar diye elimi sürdürmezlerdi.Bigün girdim salona aldım kepçeyi elime,evirip çevirdim,daldırdım akvaryuma balıkları kovalamaya başladım (itiraf gibi oldu ) Neyse,evleri bize uzaktı sık gidemiyorduk.Yeni eve taşınınca onlara da yakın olduk.Ara sıra gidip takılırdım.Bir konuda ideal akvaryum kokusundan bahsetmiştim,işte onların evinin kokusu o aslında Hep istiyordum,parasızlık falan alamıyordum.İlk okul bitti,anadolu lisesini kazandım,hediye alalım dediler,akvaryum istedim Tamam bayram paralarınla alırız dediler Böylece kurban bayramından sonra gidip bir akvaryum aldık,hala kullanıyorum... 30 liraydı hatırlıyorum da.Kardeşimden mark almıştım tamamlamak için borç olarak.Sonra mark fırlamıştı,zor ödemiştim geri O zamanlar kötüydü,ailenin de durumu yoktu,o yüzden herşeyi kendim yapmaya çalıştım.Akvaryumcudan aldıklarım ısıtıcı,iç filtre(hala kullanıyorum),midye kırığı(hala kullanıyorum),yapay bitki(akvaryumun yanına yaklaştırmıyorum,renk vermişti).Sonradan oradan buradan,genellikle para vermeden bulduğum şeyler çuval ile anca toplanıyordu Orta okul bitti,akvaryum bana dar gelmeye başladı (30 litrelik) yeni bir tane alayım dedim,para yok,kendim yapayım o zaman belki daha ucuz olur dedim.Kütüphanelerde falan araştırdım 2-3 kitap anca bulabildim(hala başucu kitaplarımdır) ve akvaryum yapımı hakkında çok az bilgi vardı.Parayı denkleştirip gittim camcıya,bana cam lazım,akvaryum yapacağım dedim Ne kadar,kaç mm dedi,parama göre dedim.Hımm 6mm'lik vereyim sana dedi,m2'sini söyledi.Eve gittim o cam miktarına uyacak çizim yaptım,gösterdim,suratıma baktı,kime çizdirdin bunu dedi kendim dedim,sen mi yapacaksın dedi,inşallah dedim aldım camları eve geldim.Balkona taşıdım alet-edevatı.Silikonladım (şu beyaz,su görünce açılan silikonla),içine su doldurmamla cart diye dağıldı camlar gittim nalbura bu silikon olmadı bana başka lazım dedim,ne yapacaksın dedi,akvaryum dedim,sista silikonu verdi.Geldim eve yaptım tekrar bekledim 1 gün.Ertesi gün su doldurdum her yerinden su fışkırıyor...Tekrar açtım silikonları(falçata ile iyice kenarlarını temizledim) tekrar yapıştırdım.Elim titriyordu yani yaparken,o kadar heyecanlanmışım Ertesi gün su doldurdum,tek damla su sızmadı.Belki azıcık sızıyordur diye bıraktım akvaryumu balkonda 1 hafta durdu suyla,sızdırma yapmadı.İçeri taşıdım,kurdum,1 hafta daha bekledim,sonra gittim balıkçıya.Bende şu ot var,miktarı bu kadar,bana balık verirmisin dedim,2 tane kılıçkuyruk verdi(dişi-erkek),akvaryuma saldım,çocuklar gibi şendim Sonrasında olay bu güne kadar geldi.Geçen gün arkadaşa saydım,24 tür beslemişim.Arada kısa süreli duranlar hariç.İstanbul Tıp'ı kazandım,akvaryumları parçalayıp İstanbul'a taşıdım,üst üste holde duruyorlar.Lepistes ve meleklerimle mutluyum Enişte olayını saymazsak 12 senedir didinip duruyorum.Kendin yap çalışmalara özel bir ilgim var,çünkü bu şekilde bence tadı oluyor bu hobinin,ayrıca para sıkıntısı tabiki.Ne çok yazdım ya yeter bu kadar.Kalın sağlıcakla...

 

Eniştem hobiyi bıraktı,demedi ki al Cem bir akvaryumun da benden olsun içimde kaldı valla o bombeli akvaryum

 

Hobiye nasıl başladınız.

Benimki de seninkinin bir benzeri abicim,annem akvaryumun yanından geçerken
aaanam,saitcan koş suya dolu sivrisinek düşmüş belki balıklara zarar verirler diyor.

 

Hobiye nasıl başladınız.

Sen demiyor musun anne onlar balık , sivrisinek değil diye...