Moli ( Poecilia Shenops )

Akvaryum dünyasında canlı doğurancıların beslediği ama en az önemsediği balıklardan birisidir Moli. Aslında hakkı yeniyor, diyebiliriz. Bunun nedeni belki renginden, belki lepistes gibi alacalı bulacalı motifli olmaması, göze hitap etmemesidir belki. Kim bilir...

Moliler birçok canlı doğuran cinsi gibi Orta Amerika orjinli bir balık türüdür. Meksika, Kolombiya Venezüella, Brazilya'nın kuzeyi başlıca yaşam alanlarındandır. Poecilia ailesinden olması nedeniyle Lepistesler ve diğerleri ile çiftleşebilir. (Söylemek gerekirse, onca denememe rağmen hiç Moli-Lepistes melezi başaramadım) Ancak önemle belirtmeliyim ki, Molilerin başlıca eşleştiği ve yavru verdiği balık Veliferalardır. Tür, genetik ve fenotip olarak birbirine yakın olması nedeniyle başarılı ve gösterişli melezler dünyaya gelmektedir.

Moliler diğer canlı doğuranlar gibi sakin sulardan hoşlanırlar. Akıntlı yani güçlü filtrasyonun olduğu akvaryumlar bu balıkların en büyük düşmanıdır. Güçlü filtrasyon sonucu moliler aşırı efor harcar ve vücut enerjisini aşırı kullandığından ötürü hastalıklara karşı direnci azalır. Bunun neticesinde balık, hastalığa yenik düşer ve ölür. Akvaryumlarımızda beslediğimiz molilerin ölüm nedenlerinden en başında, aslında bu vardır.

Tecrübelerim sonucu şunu söyleyebilirim ki Moliler, su değerleri oturmuş suları seven balıkların başında gelmektedir. Örneğin, akvaryumun suyu bulanık, nitrat değeri orta seviyelerde, sudaki oksijen oranı yetersiz ama suyun ph derecesi 7.5 civarı olsa dahi zarar görmez. Özetle moliler ph derecesi oturmuş suları sevmektedir.

Moliler canlı doğuranlar ailesinde yavrularını yemeyen nadir türlerden birisidir. Bunun nedeni ise tahminim, yavruların büyük olması ve balıkta sinek larvası-böcek larvasını uyandırmasıdır. Ancak belirtmekte fayda görüyorum, nadir de olsa dişi balık diğerlerine nazaran ufak ve renkleri soluk yavruları bazen yiyebilmektedir. Ayrıca ölmüş ve çürümeye yüz tutan yavruları da yediğini gördüm (Sanırım nadir de olsa ortaya çıkan protein isteği)...

Ülkemizdeki molilerde ağırlıklı renk siyahtır. Siyahtan ayrı olarak beyaz ve damalı renklerde yaygındır. Nadir de olsa veliferalarla çarprazlama sonucunda kahverengi, sarı renge yakın çeşitli moliler de mevcuttur. Ayrıca, balon molilere ve ay kuyruk molilere ülkemizde sıkça rastlanmaktadır.

Molilere dair yazılan makalelerde unutulan diğer önemli bir husus ise sürü psikolojisidir. Tecrübelerim sonucu gördüm ki, 15 sayısını geçik sürüde kendi renkleri dışındaki balıkları kabullenmemekte ve onlara saldırmaktadırlar. Örneğin, 30-35 tane siyah moliden ibaret akvaryuma, kırmızı bir kılıç kuyruk koyarsanız moliler bu balığa saldırmakta onu parçalamaya çalışırlar. Bu durum çiftleşmelerine dahi etki eder. Şöyle ki, sadece beyaz molilerden ibaret akvaryuma bal rengi veya siyah birkaç dişi moli kattığınızda uzun bir süre bu balığa ilgi göstermezler. Eğer bu kattığınız balıklar erkek olursa, dişi beyaz moliler çiftleşme isteğinden kaçarlar.


Moliler protein ağırlı yemleri sevmeyen nadir canlı doğuranlardandır (Diğeri veliferadır). Yapıları gereği bitkisel ağırlıklı besinleri tercih ederler (Belki de yavrularını bu yüzden yemiyorlardır). Bu nedenle bitkili akvaryumları ve spirulinayı çok severler. Yetişkin molilere verilen protein ağırlıklı yemler hayvanda zamanla sindirim sorunlarına ve iç parazitlere neden olur.

Molilerde hamilelik süreci ortalama 30 - 40 gün arası değişir. Ancak bu sürece diğer canlı doğuranlardaki gibi, akvaryumun ısı değeri - yemleme - üst üste yaşanan hamilelikler ve dişi balığın vücut formuyla alakalıdır. Hamilelik süreci tıpkı diğer canlı doğranlardaki gibi gelişir. Poecilia ailesinden olmasına rağmen, dişi doğum sonrası lepisteslerde olduğu gibi felç geçirmez.

Molilerde doğan yavru miktarı ortalama 30-40 arasıdır. Ancak bu miktar dişi balığın boyutuna, bulundurduğu yumurta miktarına ve erkeğin dölleme yetisine göre değişir. Örneğin 7-8 cmlik dişilerin 80-90 arası değişen yavru doğurduğunu bizzat yaşamışımdır.

Moliler genel olarak 24-28 derece arası suları seven ve sabit ısı isteyen balıklardır. Isı koşullarının sabitlenmesiyle balığın yaşam oranı önemli oranda artmaktadır. Bunun nedeni ise, balığın ısı değişimlerine en hassas canlı doğuran türü olmasıdır. Örneğin üstüste yaşanan 2-3 derecelik ısı farkları sonucu beyaz benek hastalığına yakalanmakta ve hızla ölmektedir.
Yüksek olan sabit ısılarda yaşayamayan nadir canlı doğuranlardandır. Deneyimlerim sonucu 28 derece üstü ısılarda, sudaki parazit miktarının artmasına bağlı olarak solungaç parazitine yakalanırlar, genelde bir hafta içerisinde ölüm gerçekleşmektedir.

Molilerin dayanıksız olduğu ve sıkça görülen diğer bir hastalık ise balık veremi olarak adlandırılan, ani zayıflama hastalığıdır. Bu hastalık moli sürüsünde bir tanesinde baş gösterdikten sonra hızla diğer molilere yayılır ve toplu ölümler gerçekleşir (Bu hastalığın tedavisini açıkcası bulamadım).

Molilerin ömürlerine baktığımızda ortalama 1.5 - 2 sene yaşayabilmektedir. Bu süreçte, iyi bakım, iyi yemleme, sabit ısı etkenleri katılırsa 3 - 3.5 seneye dek çıkabilmektedir.

Canlı doğuranlar ailesinde görselliği en az ama beslenmesi en hoş olan bu balık türünün değerini anlamamız dileğiyle...

 

Ynt: Moli ( Poecilia Shenops )

Haddim olmadan eklemek isterim, eğer makalede deyinilmişse silinebilir.
'Moliler derelerin denizlere döküldüğü noktalarda yaşayan acı su balıklarıdır'.'Sindirim sistemleri aynı tarz olmasa da Tropheuslar gibi kaya ve kumlardaki 'akvaryum camlarındaki' yosunları ve alg oluşumlarını yiyerek beslenirler.

 

Ynt: Moli ( Poecilia Shenops )

Ve bu yüzden de sularına atılacak bir miktar tuzu tolere ederler. (Bitkilere dikkat)

Saygılar

 

Ynt: Moli ( Poecilia Shenops )

Tamer hocam, balığın habidatı düşünüldüğü zaman sanırım şu sonuç çıkar '' acı su balığı olmakla beraber benzerleri mono ,puffer vb balıklar gibi tatlı suyu tolore ederler'
Saygılar.

 

Ynt: Moli ( Poecilia Shenops )

+1

Saygılar

 

Ynt: Moli ( Poecilia Shenops )

Tam bende bu bilgi eksik kalmış diyecekken siz eksiği tamamlamışsınız.Ağzınıza sağlık.Moli besleyemeyişimin tek nedeni bu tuz gereksinimidir.Ne kadar tolere etsede bir şekilde patlak veriyor ve olan canlılara oluyor.

Birde fazlalıklar vr tabiki.Mesela fotoğraflarda poecilia latipinia fotoğrafları varki tanıtım poecilia sphenops tanıtımı.Genel anlamda başarılı buldum eline sağlık.

 

Latipinia yani velifera melezlerinin fotoğraflarını eklememin nedeni aslında yazımda gizli...
Alıntıyı ve makaleyi dikkatli okursanız memnun olurum...


Bu arada bilerek es geçtiğim bir noktaya da ben deyineyim.
Molilerin suyuna akvaryumun boyutuna göre çok çok küçük bir kısmen tuz katılması gerekir doğru...

Ancak kullanılması gereken tuz, saf kaya tuzudur ve ölçü olarak 25 litrelik akvaryumda çay kaşığının ucunu bile geçmemeli

Peki kaya tuzu kullanılmayıp sofra tuzu kullanıldığında ne olur ?
İyotlu tuz yani sofra tuzu kullanıldığında moliler birbirlerinin kuyruklarını yerler.

Fazla kaya tuzu (Turşuluk tuz) kullanımında ise, balık suya adapte olamaz. Önce solungaçları ve kuyrukları erimeye ardından solungaçları erimeye başladığından havasız kalarak ölmeye başlar.

Bu nedenle tuz döktüğünüz akvaryumda, molileriniz su yüzeyinde kuyruğunu kısarak ve solungaçları aşırı çalışarak duruyorsa fazla tuz kullanmışsınız ve bu nedenden balıklarınız ölecek demektir...

10 sene önceki tecrübelerimle sabit...
(Ciddi anlamda moli kolonileri en son 15 yaşımda beslemiştim. Ondan sonra en fazla 5-6 tane beslemiştim)
Saygılar

 

Ynt: Moli ( Poecilia Shenops )

Emin misin Temel Hoca, deniz tuzunda iyot olmadığına ?

Deniz tuzunda iyot vardır ve bu iyotun oranı, denizin tuzluluk oranıyla doğru orantılıdır. Bunu coğrafyayla veya kimya ile biraz ilgilenen herkes bilir.

İyot oranı ile deniz tuzunun oranı doğru orantılıdır.
Yani Karadeniz'in iyot oranı ile Akdeniz'in iyot oranı aynı değildir.

Denizlerin tuzluluk oranına 3 şey etki eder.
Bu coğrafyada kuraldır :

1-)Bulunduğu iklim kuşağı
2-)Denize olan tatlı su girişi
3-)Bölgedeki veya denizin dibindeki mineral yönünden zengin yanardağlar

Gelelim bu balıklardaki tuz kullanımı olayına.
Bu tuz kullanımı kendimi bildim bileli var ve forumlarda da bir efsane haline dönmüş artık.

Çocukken bana da akvaryumcu tuz at dedi. 2 kez molilerimi kaybettim.
(Önce normal evdeki tuzu kullandım yani iyotlu tuzu. Sonra kaya tuzu)

Lakin, moliler tuz kullanılmadan da gayet rahat yaşıyan balıklardır.
Çünkü gerek forum efsanesi olan yalandan gerekse bu balığın artık tamamen talı suya adapte oluşundan.

Gelelim bunlara.

Moliler hakkında klasik yalan nedir : Acı su balığı.

Pardon ama bu balığın yaşadığı yerde acı su yok.
Bu balığın yaşadığı yer, dünyanın en düşük ph dereceli sularına sahip olan Amazon bölgesidir. Yani Kuzey Amerikanın güneyi, Orta Amerika ve Güney Amerikanın kuzeyi.
Örneğin Amazonların en bilinen balığı Discuslar hangi suda yaşar (Adapte edilmediğinde) ?
Ph derecesi 6.5 ve 7 arası olan sularda.

Lepistesler ?
7 ve 7.5 arası (Artık adaptasyonu neredeyse sağlandı)

Gelelim acı su deyiminin açıklamasına.
Acı su 'yun coğrafyadaki açılımı şudur : Ph derecesi 7.5 seviyesinden yüksek olan ve ph'ın yükselmesine neden olan tortu bakımından, bazı mineraller bakımından zengin sulara acı su adı verilir.
(Ülkemizde acı suyun en bilinen örneği ise Burdur şehridir. Suyun ph derecesi 8 'dir. Çoğu insan kusacak gibi olur içtiğinde. Ayrıca çeşitli volkanik kökenli göllerimiz acı suludur)


Peki Amazon bölgesindeki tatlı suların ph derecesi neden düşük, biliyor musun ?
Bölgenin iklim yapısı Ekvatoral İklim 'dir. Ekvatoral iklimde yıllık yağış miktarı 2500 mm'nin üstündedir. Yılın her günü konveksiyonel veya cephesel yağışlar meydana gelir.
Bölgedeki iklim türünden ötürü, toprakları içerdiği minerallerden yıkanmıştır (Bölgenin sık ormanlı oluşu sahip olduğu yağışlardan kaynaklıdır ve ormandaki bitki örtüsü zamanla kendi kimyasal ve biyolojik ihtiyacını kendindne karşılamıştır.)

Hal böyle olunca, yani Amazon bölgesinin toprakları aşırı yağıştan dolayı yıkanmış olunca, nehirlerindeki suların ph derecesi 6.5 - 7 arasıdır.

Deltaların ağızlarında yaşaması, balığın sudaki düşük olan ph derecesinin yetersiz gelişindendir.
Tuz asitik bir bileşik olduğundan dolayı ph seviyesi yüksektir ve tatlı suyla karışınca ph 'ı yükseltir.

Gelelim bölgedeki denizlerdeki tuzluluk oranına.
Bölgedeki iklimden ve yağışlardan dolayı, kıyı şeridinin tuzluluk oranı azdır. Zaten Ekvatoral iklim oluşundan dolayı, denizlerdeki buharlaşma oranı azdır !
(Konuyu anlamanız için, bkz : Karadeniz Akdenizin tuzluluk oranı farkı ve nedenleri)

Ayrıca, dünyanın debi yönünden en büyük ırmağı olan Amazon nehri, Büyük Okyanusa dökülür ve bu nedenden dolayı Büyük Okyanusun, kıyı şeridinde tuzluluk oranı ciddi anlamda düşer...

Hal bu olunca bu balığa iyotlu tuz verildiğinde, sanırım iyot maddesine bir miktar alışık olduğundan dolayı birbirlerinin kuyruklarını parçalamaktadır.
Ha keza, solungaçlarının erimesinin nedeni de sanırım bu...

Not : Yazı biraz uzun oldu farkındayım. Ancak gerek iyotlu tuz kullanılmasının gerektiği iddia edilişi, gerek deniz tuzunda iyot olmadığının iddia edilişi, gerekse bir forum efsanesi olan Acı Su Balığı konusu nedeniyle bu derece uzun oldu. Şunu da belirtmekte fayda görüyorum : Yazının uzunluğu nedeniyle ve bağlamları nedeniyle bazı arkadaşlar saçmaladığımı düşünebilir. Ancak makaleyi dikkatli okuduğunuzda verilen bilgilerin saçma olmayıp, orta okulda öğretilen temel bilgilerle dahi rahatça anlayacak ve bilgilerin doğruluğunu düşünce göreceksiniz.

Saygılar

 

O yazıyı, senin bu yazın ve Moli'nin acı su balığı sayıldığı forum efsanesi için yazdım.
Makaledeki her türlü bilginin doğruluğunu araştırabilirsiniz.

Lütfen yazdığın yazıya bir göz at tekrardan ve benim makalemle karşılaştır.

Saygılar

 

Ynt: Moli ( Poecilia Shenops )

Bu efsanede nedense yerli yabancı her yerde var :alkis:

An easily cared for fish that does well in all types of community aquaria. Give them a fairly large tank with live plants and open swimming areas, avoid too much driftwood as a rule the livebearers do not like acidic water.

Also a misconception is the idea that mollies require excellent water quality. This has been proven incorrect, at least as far as marine mollies are concerned. Our studies **** that mollies correctly acclimated, and especially the offspring born in a salinity of 1.022-1.023, are a very hardy fish. In fact, they are even capable of surviving the break in period of a new marine aquarium (establishment of the nitrification cycle), thereby rendering them more useful than damselfish because of their mild temperament.

 

Ynt: Moli ( Poecilia Shenops )

Konu ile ilgili çok bilgi sahibi değilim, ancak bitkiler sebebiyle tanklarımda hiçbir zaman kesinlikle 1 gr. bile tuz kullanmadım. Uzun süre en az 5-6 nesil moli'yi hiç tuzsuz tankta yetiştirdim ve sorun yaşamadım. Deniz akvaryumlarında da uzun süre yaşayabildiğini biliyorum.

Molilerin bir acısu balığı olmadığını, sadece tuzlu suyu tolere edebilen bir balık olduğunu düşünüyorum. Acı su balıklarını tuz kullanmadığım tanklarda beslemeye kalktığımda, balıklardan mantar ve türevi hastalıklar hiç eksik olmazdı, ancak molilerde bunu gözlemlemedim.

 

Ynt: Moli ( Poecilia Shenops )

Aslında kelime anlamı ile değildir ama akvaryum dünyasında delta bölgesinde yaşayan balıklara acı su balıkları denmiştir.
En azından dilimize bu şekilde geçmiştir.

 

Burada Adeta bir düello var sanki Moli balığının tarihine kadar indiniz neredeyse sizleri kutlarım bende bu konuda tereddüt etmiştim tankımda 3 tanemoli var tuzu sevmeyn balıklarımda var . Bu sebebtendir tuz kullanmam dezavantacınıda görmedim.

 

ya balon molımle sorunum var lutfen yardım
pardon:gif

 

Arkadaşım lütfen konu açıp durumunuzu anlatırmısınız bu şekilde biryere varamayız saat:gif