1. Hoş geldiniz, Akvaryum Portalı ailesine katılım için kendinizi hazır hissediyorsanız üye olun.
    Yardım sayfasından forum kullanım desteği alın.

Plati (Xiphophorus maculatus, Günter 1866) Balıklar’ında Bazı Vücut Özellik

Başlığı 'Canlı Doğuran Portalı' kategorisinde Barış ER tarafından 2 Aralık 2008 başlatılmıştır.

  1. Barış ER

    Barış ER

    Mesajlar:
    171
    Plati (Xiphophorus maculatus, Günter 1866) Balıklar’ında Bazı Vücut Özellikleri Üzerinde Araştırmalar

    Akvaryum balıkları içersinde meraklılar tarafından ilk ele alınan türler genel olarak canlı doğuranlar gurubunda yer alan balıklardır. Bunlardan bir tanesi de plati balıkları olup, kolayca bakımı yapılabilen dayanıklı bir türdür. Diğer canlı doğuranlar grubunda olduğu gibi, üretimleri de oldukça kolaydır. Bu nedenle meraklıların balık üretme amacına yönelik çalışmalarında ilk ele alınan türlerden biri olarak akvaryum piyasasında önemli bir yeri vardır (Alpbaz, 2000).
    Plati balıkları Mexico, Honduras ve Guatemala bölgeleri orjinlidir. Dünyanın pek çok ülkesinde özellikle Florida, Japonya ve Singapur’da seleksiyon veya melezleme çalışmaları ile pek çok yeni varyeteler elde edilerek ticari amaçla üretime sunulmaktadır. Bu türün 40’dan fazla varyetesi olduğu kaydedilmiştir (FishChat, 1999). En çok sevilen ve üretimi yapılanların vücut renkleri kırmızı, sarı, kavuniçi, gri, mavi olup bazılarında kuyruk bölgesinden başlayan düzensiz siyah renklenmeler de görülebilir. Bunun yanı sıra kuyruk yapısı ve rengi nedeniyle de ay plati, kırmızı kuyruklu plati adı altında üretilenleri de bulunmaktadır (Alpbaz, 2000; Fish-profiles, 2001).
    Plati balıklarının akvaryum koşullarında barındırılması kolay olup dikkat edilmesi gereken birkaç su koşulu sağlanırsa başarı ile de yavru alınabilmektedir. Bu türün yaşam ortamı olarak tercih ettiği sular; sıcaklığı 20 ile 25ºC, suyun pH’ının ise 7.2±7.3 arası olduğu, hafif alkali sulardır (FishChat, 1999).
    Morfolojik olarak bakıldığında platilerin dişileri erkeklerden daha iridir. FishChat (1999), erkeklerin 4 cm, dişilerin ise 6 cm dolayında olduğunu bildirmiştir. Cinsel olgunluğa 6 ile 8 ay arasında ulaşırlar (Fishprofiles, 2001). Erkek balıkların karın yüzgecinde bulunan gonopodium olarak adlandırılan erkeklik üreme organı ile dişiye aktarılan spermler vasıtası ile yumurta anne karnında döllenir. Doğum zamanında ise anne karnında çatlayan yumurta anüsten dışarı çıkarken larva görünür ve bu olay izleyenlere canlı doğum görüntüsü verir. Her 1.5–2 ayda bir yavru alınabilir. Büyüklüğüne bağlı olarak bir dişiden 20 ile 150 adet yavru elde edilebilmektedir
    Balıkların sağlıklı bir biçimde yaşamlarını sürdürebilmeleri için doğru ve uygun şekilde beslenmeleri gerekir. Plati balıklarına verilmesi gereken yem miktarı konusunda bir çalışmaya rastlanmamıştır. Balıklara verilen yem miktarı üzerine bazı araştırmalarda bulunan Schreck ve Moyle (1990)’e göre kanal yayın balıklarının yavru bireylerinde yemleme oranı vücut ağırlığının %50’sinden daha fazla olabilir. Bu balıkların erginlerinde ise bu oran düşürülerek vücut ağırlığının %5’i kadar verilmelidir. Yem tüketimi vücut ağırlığına ve su sıcaklığına bağlı olarak değişmektedir. Örneğin 4ºC su sıcaklığında 1 kg ağırlığındaki bir balığa verilecek yem oranı günlük olarak %0.2 olmalı iken, 16ºC su sıcaklığında tutulan aynı ağırlıktaki başka bir balığa verilecek yem miktarı %1.2 oranında olmalıdır (Aqualex, 2001). Alabalıklara (Salmo sp.) verilecek yem oranları ise; 2 gr’lık balık için %10±12, 2±5 gr arası için %7±10, 5±10 gr için %5±7 olarak bildirilmiştir (Alpbaz, 1987). Görüleceği gibi her balık türünde suyun sıcaklığına ve balıkların iriliğine bakılarak verilecek yem miktarları çok farklı olabilmektedir.
    Bu çalışmada Türkiye’de özel bir işletmede yetiştirilen ve pazara sunulan plati balıkları ele alınarak vücut özellikleri araştırılmıştır. Bu işletmede balıklar boylara göre sınıflandırılmakta ve bu şekilde piyasaya sunulmaktadır. Ele alınan boy gurupları iri, orta ve küçük boy plati olarak isimlendirilmektedir. Bu grupların gerçek vücut özelliklerini bilimsel olarak ortaya koymak çalışmanın ana amaçlarından birini oluşturmuştur. Böylece görsel olarak yapılan bir sınıflandırmanın hangi düzeyde gerçeği yansıttığı da ortaya konulmaya çalışılmıştır. Ayrıca ele alınan vücut özellikleri arasındaki korelasyonlar hesaplanarak yemlemede balıkların total boylarına bakılarak, balıkların ağırlıklarını ölçmeden bir yemleme yapılıp yapılamayacağı araştırılmaya çalışılmıştır.
    Materyal ve Yöntem
    Çalışmada materyal olarak özel bir işletmede üretilen üç boy plati balığı (iri, orta, küçük boy) dişi ve erkek grupları ele alınmıştır. Ele alınan vücut özellikleri; total boy, standart boy, sırt yüksekliği ve canlı ağırlık olmuştur. Uzunluk ölçüleri 0.01 cm hassasiyetli cetvel ile vücut ağırlıkları ise 0.01 gr duyarlılıkla hassas terazide alınmıştır. Uzunluk ölçülerinden total boy burun ucundan kuyruk ucuna kadar esas alınarak ölçülmüştür. Standart boy ise burun ucundan kuyruk başlangıcına kadar alınmıştır. Sırt yüksekliği karın yüzgeci kısmından sırt kısmındaki en yüksek nokta esas alınarak ölçülmüştür. Ağırlık ölçümlerinde balıklar üzerindeki ıslaklık mümkün olduğunca ve balığı zedelemeden yumuşak kurutma kağıtlarla giderilerek tartılmıştır. İstatistiki değerlendirmelerde ortalama (x), standart hata (Sx) ve varyasyon (V%) 194


    değerleri sunulmuştur. Önem kontrolleri için Varyans analizinden yararlanılmıştır
    Bulgular
    Erkek ve dişi platilerde boy gruplarına göre ve genel olarak saptanan vücut özellikleri Tablo 1 ve 2’de sunulmuştur. Standart boy bakımından genel ortalamalar erkekler için 3.03±0.03 cm, dişilerde ise 3.06±0.03 cm olarak hesaplanmıştır. Erkek ve dişiler arası fark istatistiki olarak önemsiz bulunmuştur (p>0.05). Gerek dişi gerekse erkeklerde iri, orta ve küçük boy olarak saptanan gruplar arası farkların istatistiki olarak önemli olduğunu göstermiştir (p<0.05). Sırt yüksekliği ortalama olarak erkeklerde 1.15±0.02, dişilerde ise 1.16±0.02 cm.dir. Dişi ve erkekler arası fark önemsizdir. Gerek dişi gerekse erkek gruplarda iri, orta ve küçük boy grupları arası farklar önemsizdir (p>0.5).

    Plati balıklarında ortalama ağırlık erkeklerde 0.82±0.03 gr dişilerde ise 0.85±0.03 gr olarak hesaplanmıştır. Erkek balıklarda iri. orta ve küçük boy balık gruplarında canlı ağırlık sırasıyla 1.16±0.04; 0.76±0.02 gr ve 0.54±0.01 gr dır. Bu değerler dişi balıklar grubunda ise iri, orta ve küçük boylarda 1.22±0.04; 0.76±0.02 ve 0.54±0.01 gr’dır. Total boy ile vücut ağırlığı arası korelasyonlar(R2) dişilerde 0.93; erkeklerde ise 0.87 olarak hesaplanmıştır. Bu durumda canlı ağırlık bakımından gruplar arası farklar belirgin olarak boy uzunluğuna oranla daha fazla olduğu ortaya çıkmaktadır ve istatistiki olarak önemlidir (p<0.05).
    Ağırlık sonuçlarına bakılarak boyca ve ence farkların yanında iri olarak piyasaya sunulan erkek bireylerde canlı ağırlık küçük gruba oranla iki katından daha fazladır (2.15). Yine erkek gruplarda total boy, standart boy ve sırt yüksekliği bakımından iri boylularda küçük boylu gruba oranla 1.27; 1.23 ve 1.34 oranla daha yüksek değerlere sahiptir. Bu durumda boylama bakımından bariz farkların ağırlık bakımından daha çok olduğu anlaşılmaktadır. Dişi balıklarda da benzer yorumlara ulaşılmaktadır.

    Sonuç
    Akvaryum balıklarının beslenmesinde genel olarak vücut ağırlıklarının ölçülmesi. pratik olarak pek mümkün olamaz. Bu nedenle yemlemede balıkların ortalama vücut uzunluklarına bakılarak karar vermek daha pratik olur. Bu amaçla total uzunluk ile vücut ağırlığı arası korelasyon (R2) hesaplanmış ve bu ilişki erkek platilerde 0.87; dişilerde ise 0.93 bulunmuştur. Bu ilişkiler oldukça yüksek değerlerdir ve böylece plati balıklarında ortalama boy uzunluklarına bakılarak yemleme yapılabileceği sonucuna ulaşılmıştır.
    Akvaryum balıklarına verilecek yem miktarının iyi planlanması çok sayıda üretim yapan işletmeler için ekonomik açıdan oldukça önemlidir. Ayrıca tutuldukları su ortamı fazla değiştirilemeyen ve durgun su ortamında tutulan akvaryum balıklarında fazla yemleme su koşullarının iyi durumda tutulabilmesi açısından da büyük önem taşır. Çünkü gerek üretim havuzlarında gerekse akvaryum koşullarında yenilmeyen fazla yem çürüyerek su koşullarını bozacaktır. Bu nedenle tüm yetiştiriciliklerde olduğu gibi verilecek yem miktarının dengeli olması ekonomi ve balıkların sağlığı açısından büyük önem taşır.
    Çalışmamızda balıkların ortalama ağırlıkları genel olarak erkek ve dişilerde 0.83±0.03 ile 0.85±0.03 gr olarak saptanmıştır. Bu durumda pazarlama boyunda olan bu balıkların satışa sunulmadan önce birlikte tutuldukları üretim havuzlarındaki ortalama ağırlıklarını 0.80-0.90 gr olarak kabul etmek mümkündür. Balıklara verilecek yem miktarı su sıcaklığı ile de yakından ilgilidir (Alpbaz, 1993). Tropikal orjinli olan ve 24-26ºC su sıcaklığında tutulan balıklar için genel olarak %4-5 arası yemleme yeterli olarak kabul edilmektedir. Bu durumda günde 1 kez beslenecek plati balıklarına örneğin 10.000 balık bulunan bir havuza %4-5 hesabı ile 340 gr ile 425 gr arası yem verilmesinin yeterli olacağı söylenebilir. Yalnız yine de yetiştirici kendi koşullarına göre verilmesi gereken yem miktarını tam olarak verebilme amacı ile devamlı gözlem yaparak bu konuda pratik ve
    uygulamalar yapması zorunluluğu vardır. Şöyle ki; verilen yemin 15-20 dakikada tüketilmesi ve en son verilen az miktardaki yeme balıkların az ilgi göstermesi durumunda; yemlemenin yeterli olduğu ve yemlemenin bu aşamada kesilmesi gerektiği yorumuna ulaşılabilir. Yemleme günde 2-3 defa yapılıyor ise yem miktarının bir miktar daha arttırmak da mümkündür. Özetle her balık türü için her koşulda verilecek kesin yem miktarları konusunda kesin önerilerde bulunmak zor olmaktadır ve özellikle akvaryum balıkları üzerinde bu konuda yapılmış araştırma sayısı çok kısıtlıdır. Bu konudaki bilgiler çoğunlukla genel akvaryum kitaplarında kesin araştırmalara dayanmayan yorumlar niteliğindedir. Bu konuda her tür için detaylı araştırmaların yapılması zorunluluğu vardır. Özellikle akvaryum balıkları açısından ülkemizde bu konuda yapılmış çalışmaların çok az olduğu görülmekte ve ülkemiz koşullarında yetiştiricilik için kapsamlı araştırmaların ele alınması gerektiği anlaşılmaktadır.

    Kaynak:Müge Aliye Hekimoğlu, Atilla Alpbaz

    Ege Üniversitesi, Su Ürünleri Fakültesi, Yetiştiricilik Bölümü, Yetiştiricilik Anabilim Dalı, Bornova, İzmir, Türkiye
     

Sayfayı Paylaş