1. Hoş geldiniz, Akvaryum Portalı ailesine katılım için kendinizi hazır hissediyorsanız üye olun.
    Yardım sayfasından forum kullanım desteği alın.

Temel Genetik Genetik Nedir ?

Başlığı 'Canlı Doğuran Portalı' kategorisinde Neverlander tarafından 9 Şubat 2009 başlatılmıştır.

  1. Neverlander

    Neverlander

    Mesajlar:
    2.908
    İsim:
    Abdullah Üüzümcü
    Genetik Nedir? Genetik biyolojinin canlılardaki kalıtım ve çeşitliliği inceleyen alt dalıdır. Türlere ait bireyler arasında çeşitli özellikler birbirlerinden farklılık göstermektedir. Örneğin insanlarda kahverengi, ela, mavi, yeşil olmak üzere dört farklı temel göz rengi; siyah, kumral, sarı, kızıl olmak üzere dört farklı temel saç rengi; kıvırcık, düz, dalgalı olmak üzere üç farklı temel saç şekli; kahverengi, beyaz ve sarı olmak üzere 3 farklı temel deri rengi bulunmaktadır. Bu gibi özelliklere karakter adı verilmektedir. Karakterler kalıtsaldır ve genetik –yukarıdaki tanım çerçevesinde- karakterlerin ortaya çıkışını ve sonraki nesillere kalıtımını incelemektedir.

    DNA-Gen-RNA-Protein (Merkezi Dogma)
    Bir canlıdaki tüm karakterlerin ortaya çıkış ve özellikleri ile ilgili bütün bilgi hücrenin ve dolayısıyla yaşamın yönetici molekülü olan DNA üzerinde şifrelenmiş olarak bulunmaktadır.

    DNA

    temel genetik nedir.jpg

    DNA üzerinde yer alan ve her biri bir karakterin ortaya çıkışını ve/veya özelliklerini belirleyen işlevsel bölgelere gen adı verilmektedir.

    Gen

    genetik bilim.jpg

    Genler tek bir karakterin ortaya çıkışını ve/veya özelliklerini belirleyen bilgiye sahiptir. Bu bilgi baz (adenin, timin, sitozin, guanin) adını verdiğimiz küçük moleküllerin oluşturduğu üçlü grupların (kodon) işlevsel diziliminde gizlidir. Bu baz dizisinden bilgi RNA adını verdiğimiz mesajcı moleküllere kopyalanır (transkripsiyon). RNA’lardaki bilgi ribozomlarda okunarak hücrenin bütün işlevlerinde görev yapan proteinlere dönüştürülür (tranlasyon). Örneğin, melanin geni deriye rengini veren gendir. Melanin geninden sentezlenen mesajcı RNA “melanin oluştur” emrini taşır. Melanin oluştur emrini alan ribozomlarda melanin protein oluşturulur. Melanin proteinleri hücre zarlarına gider ve burada kalırlar. Melanin proteinlerinin yoğunluğuna bağlı olarak hücre renk alır. Yan yana dizili milyonlarca aynı renkteki hücrenin varlığı derinin renginin melanin proteininin rengine dönüşmesini sağlar. Yani kısaca örnekleyecek olursak DNA komutan, RNA telsizci ve protein askerdir (merkezi [central] dogma).

    Merkezi dogma

    Hücre Bölünmeleri
    DNA kendisini kopyalama özelliğine sahiptir ve bu özelliği sayesinde sperm ile döllenmiş yumurta olan zigottan hücre bölünmesi ile yeni bir birey oluşurken her adımda oluşan hücrelere birer kopyasını vererek tüm organizmanın her hücresinde aynı bilginin bulunmasını sağlar. Bu bölünme çeşidine mitoz bölünme adı verilir. Mitoz bölünme ile sadece hücre sayısı artar. Kısaca değinecek olursak mitoz bölünmeye girecek olan hücre interfaz adı verilen evrede DNA miktarını kopyalama yolu iki katına çıkarır. Daha sonra bütün DNA molekülleri boylarını kısaltacak şekilde kendi üzerlerine binlerce kez katlanarak kromozomları oluştururlar.

    DNA’dan kromozom oluşumu

    Her kromozomdan bir çift bulunmaktadır ve bunlar DNA molekülün kopyalanmasından sonra birbirlerine sentromer adı verilen bölgelerinden tutunurlar. Bu arada hücrenin içindeki tüm zarsı yapılar ve organel adı verilen fonksiyonel birimler eriyerek kaybolur, bunların yerine iğ ipliği adı verilen iplikçikler oluşur. Birbirlerine sentromerlerinden tutunmuş haldeki eski ve yeni sentezlenmiş kromozom çiftleri metafaz evresinde iğ ipliklerine tutunurlar. Her bir kromozom çifti tek bir iğ ipliğine tutunmaktadır. Anafaz evresinde iğ ipliklerine tutulu haldeki kromozomlar birbirlerinde ayrılarak hücrenin farklı kutuplarına doğru çekilir. Kutuplara çekilme işleminin tamamlanmasından sonra kromozomların etrafında çekirdek zarları oluşmaya başlar ve böylelikle çekirdek bölünmesi (karyokinez) tamamlanmış olur. Çekirdek bölünmesinin hemen ardından sitoplazma bölünmesi (sitokinez) meydana gelir ve birbirlerinden bağımsız eşit ve tamamne aynı genetik madde yani DNA’ya sahip iki hücre meydana gelmiş olur. Hücre bölünmesinin bu son evresine Telofaz evresi adı verilmektedir.

    Mitoz ve Mayoz Bölünmeler

    Mitoz bölünmenin haricinde bir hücre bölünmesi şekli daha vardır: Mayoz bölünme. Mayoz bölünme sonucunda başlangıçta 2n (babadan gelen n + anneden gelen n; n = kromozom sayısı) olan DNA miktarı yarıya iner. Oluşan hücrelerden her biri n miktarda DNA miktarı taşıyan üreme hücreleri (sperm ve yumurta) gelişir. Bunların birbirleri ile döllenmesi sonucunda n + n = 2n kromozoma sahip zigot oluşur. Yani zigottaki genetik materyalin yarısı annesinden ve diğer yarısı da babasından gelmektedir. Zigot mitoz bölünmeler ile yeni bir birey oluşturacak kapasiteye sahiptir.

    Mayoz bölünmenin bir diğer özelliği de interfaz evresinde birbirlerine sentromerlerinden tutunmuş olan kromozomlar arasında parça değişimi (krossing-over) olmasıdır. Bu sayede üzerlerindeki gen dizilimleri mayozun geldiği bireydekinden farklılaşmakta ve bu şekilde bir sonraki nesle geçmektedir. Buna göre aynı anne ve babaya sahip iki kardeşin hem annelerinden hem de babalarından aynı gen dizilimlerine sahip kromozomları almaları nerede ise imkansızdır. İşte bu nedenle kardeşler asla birbirlerine benzemeyeceklerdir. Bu durumun tek istisnası tek yumurta ikizleridir ki tek bir zigot oluştuktan sonraki üç mitoz bölünmeden birinde hücrelerin birbirlerinden kopmalarından kaynaklanmaktadırlar. Başlangıçta tek zigottan geldikleri için DNA’ları birbirlerinin kopyasıdır.

    Zigot anne ve babasından farklı genleri aldığından her ikisine de benzemeyecektir. Bunun nedeni anne ve babanın genlerinde farklı özellikleri belirleyecek bilgileri taşıyor olmaları ve zigotun bunların etkilerinin moleküler düzeyde karşılaşmasından baskın (dominant) çıkan genin özelliğini gösterecek olmasıdır. Örneğin kıvırcık saç geni düz saç genine baskındır. Bu nedenle annesinden kıvırcık saç genini, babasından düz saç genini alan bir çocuk kıvıcık saçlı olacaktır. Bazen genlerin özelliklerine bağlı olarak hem anne hem de babanın özellikleri birlikte çıkmaktadır. Örneğin annesinden A kan grubu genini, babasından B kan grubu genini alan bir çocuk AB kan grubuna sahip olacaktır. Bazen de anne ve babadan alınan genlerin etkileri birbirlerini kıracak ve birbirlerinin özelliklerini tam olarak göstermelerini engelleyecektir. Örneğin annesinden siyah ten rengi genini, babasından beyaz ten rengini alan bir çocuğun ten rengi annesininkinden daha açık, babasındakinden daha koyu renkte olacaktır.

    Farklı Karakterler Genlerdeki Farklı Mutasyonlardan Kaynaklanır
    Karakterler arasındaki farklılıklar ilgili genlerdeki şifre değişimlerinden kaynaklanmaktadır. Bu değişimlere mutasyon adı verilmektedir. Mutasyonlar zararlı olabildiği gibi yararlı da olabilir. Ancak mutasyonun yararı ve zararı görecelidir. Bir durumda zararlı olan bir mutasyon bambaşka bir durumda yararlı olabilir. Bunun örneğini lepistesler üzerinden vermek yerinde olacaktır. Yabanıl tip (Wild-type; mutasyon bulundurmayan) lepistesler çok renkli olmayan vücutları ve oldukça küçük kuyrukları ile karakterizedir. Akvaryum hobisinde itibar gören lepistesler ise oldukça renkli vücutlara ve büyük, geniş kuyruklara sahiptir. Yapılan araştırmalar canlı renk ve büyük kuyrukların doğal yaşam alanlarında lepisteslere dezavantaj oluşturduğunu göstermiştir. Canlı renkler avcıların dikkatini çekerken, büyük kuyruklar lepisteslerin hızla yüzmesini engellemektedir. Bu nedenle canlı vücut rengi ve büyük kuyruk oluşumuna neden olan mutasyonlar doğal ortamlarında lepistesler için zararlıdır. Ancak akvaryum hobisine baktığımızda bu göz alıcı renkler ve büyük kuyruklar lepisteslere avantaj sağlamaktadır. Böyle lepistesler avcı tehdidi olmayan, gereksinim duydukları her şey önlerine sunulan akvaryum ortamlarına renk ve kuyrukları sayesinde kavuşmuştur ve bu güvenli ortamda türlerinin devamlılığını rahatça sürdürebilmektedir. Buna mukabil soluk renkli ve küçük kuyruklu lepistesler bu özellikleri nedeni ile akvaryum rahatlığından mahrumdurlar. Aynı şekilde sürekli hayatta kalmak için avcılardan kaçmak ve türün devamlılığı için uygun koşulların oluşmasını beklemektedirler. Süslü lepistesler ise sürekli tam can güvenliği ve üreme için hazırlanmış şartlarda rahatça yaşamaktadır. Burada canlı renk ve büyük kuyruğun türün devamlılığına olan katkısı açıkça görülmektedir.

    Yabani lepistes

    Süslü lepistes

    Fonksiyonel Özelliklerine Göre Mutasyon Çeşitleri
    Mutasyonlar değiştirdikleri şifrelerin mesaj ve sonuçta protein haline dönmesi ile kendilerini gösterebilmektedirler. Mutasyonların çeşitleri vardır: Fonksiyon kaybettiren mutasyonlar, fonksiyon kazandıran mutasyonlar, gen anlatımının olacağı hücre grubunu/dokuyu ya da zamanı değiştiren mutasyonlar (Ektopik ya da heterokromik ekspresyon). Fonksiyon kaybettiren mutasyonlar bir karakterin ortadan kalmasına neden olan mutasyonlardır. Örnek olarak platilerin atalarında kılıçkuyruklardan evrimleşirken androjen sentezinde rol oynayan genlerden birinde geçirdikleri mutasyon sonucunda kılıç şeklindeki kuyruk uzantısını kaybetmeleri gösterilebilir. Fonksiyon kazanımı mutasyonları var olmayan bir özelliğin oluşmasına ya da bilinen bir fonksiyonun daha farklı bir özellik kazanmasına neden olan mutasyonlardır. Örnek vermek gerekirse, ribon lepisteslerde sırt, göğüs, anal yüzgeçler ile gonopodun normallere göre uzun olmasına neden olan mutasyon var olan bir fonksiyonun yeni bir özellik kazanmasını sağlamaktadır. Buna mukabil, kılıçkuyruklarda kuyruk yüzgecinin üst kısmındaki organize edici bölgenin aktif hale geçmesine ve sonuçta aykılıçların oluşmasına neden olan mutasyon daha önce olmayan bir karakter oluşturan yeni fonksiyon kazandıran özellikte bir mutasyondur. Meyve sineklerinde (Drosophila melanogaster) Pax6 geninin ektopik ekspresyonu yani yanlış yerde işlev görmesi gözlerin beklenen bölgelerin dışında kalan alanlarda da oluşmasına neden olmaktadır.

    Erkek kılıçkuyruk
    Erkek plati
    Ribon lepistes
    Aykılıç
    Meyve sineğinde ektopik göz oluşumu
     
    A.P Bot Yazı düzenlemesini kaydetti.: 11 Mayıs 2015
  2. Neverlander

    Neverlander

    Mesajlar:
    2.908
    İsim:
    Abdullah Üüzümcü
    Derslik

    Genetik Terimler:

    Lokus: Kromozomlar üzerinde belli bir pozisyon ve yerleşeme sahip DNA parçası. Bu DNA parçası gen içeriyorsa buna gen lokusu adı verilir. Örneğin Duchenne Müsküler Distrofi’den sorumlu DMD geninin insan X kromozomu üzerinde bulunduğu Xp21.2 bölgesindeki spesifik kısma DMD lokusu denilmektedir.

    Allel: Aynı genin alternatif/mutant dizi içeren çeşitlerinin herbirine allel adı verilir. Örneğin insanda sağırlığa neden olan GJB2 geninin mutasyon içermeyen normal haline yabanıl tip (wild-type [wt]) veya yaygın allel, 35delG mutasyonunu içeren haline 35delG alleli adı verilir. Yabanıl tip/yaygın olmayan tüm allellerin hepisne birden mutant allel adı verilebilir.

    Mutasyon: DNA zincirinde meydana gelen kalıcı (baz) değişimine denir. Bu değişimler genellikle gen işleyişini değiştirir.

    Polimorfizm: DNA zincirinde meydana gelen kalıcı (baz) değişimlerinin diğer grubudur ancak mutasyonlardan farklı olarak gen işleyişinde değişime neden olmazlar ya da olsalar bile mutasyonlarınki kadar köklü bir değişim meydana gelmez. Polimorfizmler mutasyonlara göre daha az etkiye sahip olduğundan toplumda çok daha fazla miktarda bulunurlar. Polimorfizm/mutasyon ayırımı yapılırken DNA’daki bir değişiminin rastgele 100 kişiden 1’nde veya daha fazlasında bulunması halinde ilgili değişim polimorfizm, %1’den az ise mutasyon olarak değerlendirilir.

    Haplotip: DNA zinciri üzerinde ard arda bulunan ve birbirlerinden kolaylıkla ayrılmayan baz değişimi serilerine denir.

    Genotip: Bir kişinin bir lokusta sahip olduğu anne ve babasından aldığı alleler. Örneğin GJB2 geni için annesinden yabanıl tip babasından 35delG allellerini alan bir çocuğun genotipi wt/35delG’dir.

    Fenotip: Genotipin gözlemlenebilir, ölçülebilir, anlaşılabilir şekilde belirlediği özelliktir. Yukarıdaki örnekte wt/35delG genotipindeki çocuk işitebildiği için fenotipi normaldir. Ancak onun 35delG/35delG genotipindeki bir kardeşi olsa, bu kardeş işitemeyeceğinden fenotipi işitme kaybı olacaktır. (Bkz. Kalıtım modelleri)

    Heterozigot: Bir lokustaki bir gen için bir wt ve bir mutant allel taşıyan kişilere heterozigot denir. Yukarıdaki örnekte wt/35delG genotipindeki çocuk 35delG heterozigottur. (Söylenirken sadece mutant allel belirtilir. Otozomal resesif özellik genleri için heterozigot olan bireylere ayrıca taşıyıcı denir. Örnekteki çocuk ilgili işitme kaybı otozomal resesif olduğundan 35delG taşıyıcısı olarak da adlandırılabilir. Buna karşın otozomal dominant özellik genleri kendilerini taşıyanlarda gösterdiklerinden bunları taşıyanlara taşıyıcı denilmez. Bkz. Kalıtım modelleri)

    Homozigot: Bir lokustaki bir gen için taşıdığı allelerin ikisi de wt ya da mutant olan kişilere homozigot denir. Yukarıdaki örnekte 35delG/35delG genotipindeki çocuk 35delG homozigottur. (Söylenirken sadece mutant allel belirtilir. Wt/wt genotipinde yani yabanıl tip allel için homozigot olan bireylere kısaca normal denir.)

    Bileşik heterozigot: Her iki alleli birbirinden farklı mutasyonlara sahip olan kişilere denir. Örneğin GJB2 geni için 35delG/167delT genotipinde olan bir bireye 35delG-167delT bileşik heterozigot adı verilir. Bu gibi kişiler etkilenmiş yani örnek doğrultusunda işitme kayıplı olduklarından taşıyıcı olarak adlandırılmaz.

    Hemizigot: Heterogamet görülen yani erkek ve dişi cinsleri taşıdıkları farklı kromozomlar sayesinde ortaya çıkan canlılarda bir tek gen kopyasına sahip olan bireylere hemizigot adı verilir. Örneğin insanlarda dişiler 2 X kromozomuna (XX) sahipken erkekler bir X ve bir Y kromozomuna (XY) sahiptir. Buna göre erkekler 2. X kromozomları bulunmadığından X kromozomu üzerindeki her bir gen/lokus için hemizigottur. Hemizigot bazı durumlarda cinsiyet kromozomları üzerinde bulunmamasına karşın iki kopaysından birini mutasyonla kaybetmiş gen/lokuslar için de kullanılır. Örneğin annesinden GJB2 geninin tamamını almasına karşın babasından bu gen bölgesinde gen kaybolduğu (delesyona uğradığı) için GJB2 alleli alamamış bir kişiye GJB2 hemizigot denilebilir.
     
  3. Emrah Ece

    Emrah Ece

    Mesajlar:
    2.320
    Yer:
    İSTANBUL
    İsim:
    emrah ece
    Derslik

    Leopar erkeği ile endler dişisini kıracağım, çıkan yavruların en beğendiğim ve birbirine benzer fenotipte olanlarını ayıracağım kalanlar doğru ana tanka ne ile karışırsa karışsın, ayırdıklarımın içindende yine en iyi erkek ve dişi kardeş balıkları ayırıp onlardan yavru alacağım ve bu işlemler hep ikişer balıkla olacak tanka başka kardeş karışmayacak hep seçerek bir yıla kalmaz bu balığı üreteceğimi düşünüyorum çıkan yavruların hepsi aynı çıkacak diye düşünüyorum, gen havuzuna başka gen karışmayacak hepsi ortak iki atadan gelecek endler ve leopar desenli lepistes, tabii bu iş bu kadar basit değil devamlı elemeler yapmam gerekiyor farklı fenotipte çıkanları ayıklamam gerekiyor, ve bu işlemlere devam ederken kesinlikle hata yapmadan sadece istediğim balıkları çifleştirmem gerekir hepsini bi yere salıp kimin eli kimin cebindeye dönerse atıyorum leopar desenli double sword kuyruklu balık çıkaran balıktan arada bir düz leopar yada düz endler çıkmamalı yada başka formda bir balık çıkmamalıdır, yavruların hepsi aynı çıkna kadar bu işlemler devam edecek.
     
  4. volkantr34

    volkantr34

    Mesajlar:
    3.301
    Yer:
    İstanbul
    İsim:
    Volkan
    Derslik

    Bişey sormak istiyorum ben.. Açtığım endler's varyeteleri konusunda ki endler's türleri lepistesle melezlenmesinden doğan türlermidir acaba ? Örnek olarak benim ürettiğim hybrid endler'slerin örnekleri var zaten resimlerde.. Bunlara yeni tür diyemicez gerçi benim için şu aşamada çokta önemli değil ben türün devamlılığı için uğraşıcam elimden geldiğince.. Kanka yukarda yazmışsın emek vermişsin ama çok fazla teknik terim var ve bunu daha anlayabileceğimiz türden yazarsan belki içimizde ki cevheri daha rahat çıkarabiliriz.. Kendi adıma söylüyorum bunuda belirtiyim.. Yada nelere dikkat etmem gerektiğini , şuralar önemli konular dediğin bölümler hangileri kanka söylersen sevinirim.. gerçekten güzel bir tür yakaladım ve bunun devam etmesini istiyorum.. ama paylaştığım endler's varyetelerindende yakalamak istiyorum lepisteslerle mi kırsak yoksa o tip erkek endler's mi arasak..

    Bende çıkan bu hybrid endler'slerin ilk aldığımda erkeğinden yoktu.. bronz 2 erkeğim vardı , 1 tanede altın sarısı dişim vardı.. bu 2'sinin çiftleşmesinden elimde ki mevcut hybrid endler's erkekleri çıktı.. ve 3 - 4 doğumdur "batım değil" aynı tip erkekler aynı şekilde gelmeye başladılar.. bazı eksik özelliklerin olduğu erkeklerde var gerçi yok değil ama ben seçilmiş erkeklerle bu uygulamaya devam edeceğim.. ufak bir akvaryum daha alıp istemediğim erkekleri orda bırakıp seçilmiş dişilerle erkekleri çiftleştirmeyi planlıyorum.. Evde hybrid endler'sler iş yerinde bronz endler'sleri üreticem kısmet olursa.. Yakında resimleride paylaşıcam ama fotoğraflarını çekmek çok zor.. bakiyim beğenecekmisiniz..
     
  5. Emrah Ece

    Emrah Ece

    Mesajlar:
    2.320
    Yer:
    İSTANBUL
    İsim:
    emrah ece
    Derslik

    Uygulamanın tam tersini yapmalısın volkan abi yani yeni akvaryuma istemediğin balıkları değil istediğin balıklardan bir erkek ve bir dişi koymalısın, bu sayede soy sadece o ki balıktan gelmiş olacak tabii iki balığınında ırk özelliği gösteren saf balıklar olması gerekiyorki leride sürprizle karşılaşmayasın ancak bu sayede ırk olmuş saf balık elde edebilirsin, araya başka balık katarsan iş çok karışır ve istediğin balıkları alman çoooooooooooook uzun zaman alır ki buna belki ömrn yetmez :D gen havuzunda sadece iki balığın genleri olmalı ;) iki ebeveynden doğan yavrularda kendi arasında birer erkek ve dişi olarak çiftleştirilecekler, bana kalırsa bu işin en kısa yolu budur
     
  6. volkantr34

    volkantr34

    Mesajlar:
    3.301
    Yer:
    İstanbul
    İsim:
    Volkan
    Derslik

    Ben açıkçası ana tankta esas erkek ve dişiyi bırakmayı istiyorum.. Gerçi 10 dişiye 1 yada 2 erkek denk gelicek.. Onları şimdi yeni tanka aldığımda bir terslik merslik olursa diye korkuyorum.. arada ayıklancak çok fasulyede var.. ufak bi tank daha alıp 2'ye bölebilirim.. 1 ayım daha var bu işlere başlamak için ama o 1 aya kadar öğrenebildiğimi öğreniyim taktiği belirleyeyim istiyorum kafamda.. :bilmem:
     

Sayfayı Paylaş